İktidarın medya baskısı artık kabak tadı verdi!…

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

İktidar Partisi Ak Parti’nin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhalif medyadan çok hoşlanmadığını bilmeyen yok. 14 Aralık 2014 tarihinde Zaman Gazetesi’ne yapılan polis baskınından sonra bugün yani 01 Eylül 2015 tarihinde bu kez İpek Medya Grubu’na bağlı Bugün Gazetesi, Bugün TV ve diğer kardeş yayın organları polis baskınıyla karşı karşıya kaldı.

C

*Boş gazete köşeleri, yazmayan kalemler

Sırada Sözcü gibi diğer bazı yayın organlarının ve iş dünyasının da olduğu konuşuluyor. Twitter fenomeni Fuat Avni önceden duyuruyor ve ne yazık ki Fuat Avni’nin dedikleri aynen çıkıyor… Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve bugünkü iktidarın bu medya takıntısı anlaşılmaz bir durum. Bugünkü Sözcü Gazetesi, tüm köşe yazarlarının köşelerini boş bırakarak, güzel bir protesto yapmış. Aslında iktidarın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istediği şey de tam da bu… Yani boş köşeler, gazete sütunları, yazmayan, sormayan, sorgulamayan gazeteciler. Yazarsa vıcık vıcık yağ çeken, yalaka kalemler isteniyor. Toplumda algı oluşturmak üzere yandaş medyaya yerleştirilen ve tek merkezden yönetilen maaşlı gazeteciler isteniyor ve hep bunlar okunsun diye çaba sarf ediliyor. Kısaca bu yüce millet aptal yerine konuyor.

*Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy vermeyen % 48 hiçe mi sayılacak?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her fırsatta Anayasal görev yetkilerini zorluyor ve yetkisi dışına çıkmaya çalışıyor. Dayanağı, 10 Ağustos 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi. Cumhurbaşkanı sık sık arkasında yaklaşık % 52’lik bir halk desteği olduğunu ifade ediyor. İyi güzel de halkın geri kalan yüzde 48’i ne olacak? Cumhurbaşkanı Erdoğan sadece kendisine oy veren % 52’nin mi Cumhurbaşkanı olacak. Kalan % 48’in fikir ve düşünceleri, muhalefeti hiç mi dikkate alınmayacak? Onlar bu ülkenin insanı değil mi?…

*İktidarı, iş dünyası yıkacaktır…

Ak Parti iktidarının medya baskısı ve takıntısı çok kötü bir hal almıştır. Diktatörlükle yönetilen ülkeler hariç hiçbir ülkede medyaya, gazetecilere bu derece baskı yapılmamış ve gözdağı verilmemiştir. Basın, halkın ve hakkın sesidir. Medya, iktidarın aynasıdır, yansımasıdır. Aynaya kızılmaz, ayna karartılamaz…

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve iktidar partisi Ak Parti büyük yanılgı içindedir. Pek yakında yandaş medya haricinde, Türkiye’deki tüm basın yayın organları bu açık haksızlığa top yekûn ses vereceklerdir. Mazlum halkın, medyanın yanında, çuvaldız, iş dünyasına, iş dünyasının lokomotiflerine batmaya başlamıştır. Siyasette önemli bir ağırlığı olan iş dünyası, bundan böyle güç kazandırıp, palazlandırdığı Ak Parti’ye ve onun nimetleriyle bir yerlere gelenlere bakış açısını değiştirecek ve iktidarın çöküşü hızlanacaktır. Halk, seçmen ve medya kuruluşları belki bazı şeyleri affeder ama iş dünyası asla bu ve benzer hataları affetmez. Sermaye de “acırsan, acınacak hale gelirsin” kuralı çok sağlam işler. Sermaye ürkütülmüş ve çoktan sermaye gruplarının toplantıları başlamıştır. İş dünyası, kendi eliyle yelkenini şişirdiği Ak Parti teknesine ve içindeki kaptana gerekli rotayı verecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın…

*Ben bir gazeteci olarak susmaya niyetli değilim

1 Kasım 2015 erken seçimleri ertelenir mi? Gazetelere polis baskınları ülke genelinde yerel medyaya iner mi? Yerel gazeteciler de gözaltına alınır ve hatta tutuklanır mı? Bunlar elbette hukukun sağlıklı işlemediği ülkemizde şu aralar olabilir. Ancak, nasılsa günün birinde seçim olacak nasılsa, gün gelecek devran dönecektir… Bugün, bu baskıları ve hukuksuzlukları yapanlara da hukuk yarın mutlaka lazım olacaktır. Hiçbir iktidar, baskı ve özgürlüklerin kısıtlanmasıyla iktidarını sürdüremez ve sürdüremeyecektir. 78 milyon ülke evladı özgürlüklerin ortadan kaldırıldığı bir ülkede yaşamaya zorlanamaz. Demokrasiden uzaklaşanlar, ülkeyi bu şekilde daha fazla yönetemezler. 78 milyonun sesi, gözü, kulağı medya eskiden olduğu gibi özgür yayınlarına devam etmelidir. Özgür medya susturulamaz. Bu nafile bir çabadır… Ben bir gazeteci olarak susmaya niyetli değilim. Düşüneceğim, eleştireceğim, sorgulayacağım ve yazacağım… Ülkenin esenliği, ifade özgürlüğünden geçer. Tarihte hep böyle olmuştur. Anlamak lazım…

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.