HATSU, iş bilmezlik, ihaleler, yeni yıl ve cereme…

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Hafta başında Ak Parti’ li bir belediye olan İskenderun Belediyesi’ni eleştirmiş ve belediye yetkililerine hizmet noksanlarını işaret etmiştim. Bugünde CHP’li olan Hatay Büyükşehir belediyesinin hatalı hizmet ve eksikliklerine değineceğim.   Hatay Büyükşehir Belediyesi elbette geçiş döneminin sancılarını yaşayacaktır. Ancak bazı kritik Genel Müdürlükler için örneğin Hatay Büyükşehir Belediyesi, Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (HATSU) için iş bilen, iş bitiren ehil, tecrübeli ve teknik isimler gereklidir. Siz Hatay Büyükşehir Belediyesi yetkilileri olarak böyle deneyimli bir isimi işin başına getirmezseniz HATSU’nun çok önemli olan ihalelerini zamanında yapamaz, sonrasında hem sizler hem de Hatay yaşayanları olarak bizler, bu iş bilmezliğin ya da beceriksizliğin ceremesini çekmek durumunda kalırız.

*”Onda, bunda şundadır” ile bu hizmet yürümez!

Böylesi bir birimi idare edecek isim, ideolojisinden önce halka hizmet etmeyi ilke edinen suyu sesinden tanıyan, suyu güldür akıtan, su projelerini bilen ve suya şarkı söyleten biri olmalıdır. HATSU yaklaşık dokuz aydır ne yazık ki “onda, bunda şundadır”  şarkısında olduğu kendisini tam anlamıyla yönetecek bir atanmış bulamamıştır…  Bu arayış sonucunda da üzülerek yazıyorum HATSU 2015 yılına oldukça sancılı başlayacak ve belki de 2015’in ilk günlerinde,  Ocak, Şubat aylarında hatta 2015 Mart ayının ilk yarısına kadar HATSU’da çok önemli hizmet aksaklıkları oluşacaktır. Neden mi? İsterseniz bunu kendimce daha ayrıntılı bir biçimde açıklamaya çalışayım.

Devamı için tıkla

İskenderun Belediyesi, hizmet noksanları ve dağınıklık…

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil göreve geleli yaklaşık dokuz ay oldu. Seyfi başkan hala tam anlamıyla kadrosunu kuramamış gibi görünüyor. Bazı hizmetlerde, hizmet noksanları ve belirgin bir dağınıklık görülüyor. Seyfi başkanın bir ayağı Ankara da olduğu için tüm işlere yetişmesi mümkün değil. Onun yükünü alacak isimler, üç belediye başkan yardımcımız ve elbette belediye de bulunan yirmiyi aşkın müdürümüzdür.

*Üst geçit aydınlatma lambaları devre dışı

Şimdi gelelim vatandaşların gördüğü ancak belediye yetkililerimizin bir türlü görmediği iki sıradan konuya.  Birincisi İnönü Orta Okulu ile bağlantılı üst geçidimizde yanmayan aydınlatma lambaları.  Küçük öğrencilerin, anaların, bacıların ve yaşlı insanların her gün geçtiği bu üstgeçit de, çok net yazıyorum “bir lamba” bile yanmıyor. Kapkaç, darp, taciz ve gasp dâhil her türlü pislik bu karanlıkta rahatlıkla yapılabilir. Parti logosu ampul olan bir siyasi partinin bence böylesi hizmet noktalarında ampulleri yanmalıdır. Yapılacak iş, üst geçit aydınlatma lambalarını onarmak ya da yenilemektir. Mutlaka bazı vatandaşların hor kullanımı, bu ve benzer aydınlatma lambalarına zararı ve onu söküp götürüp hurdacıya satma huyu ve çirkinliği vardır ama bunlar oluyor diye de üst geçidi kaderine terk etmek ne derece doğrudur? Üst geçide, aklına gelen her pankartı asmasını bilen, bunu akıl eden İskenderun Belediyesi yetkilileri, hemen üst geçidi gün ışığı gibi aydınlatmalıdır. Öğrenci kardeşlerimizin, bayanların ve yaşlıların güvenliği işaret ettiğim aydınlatma ile direk ilgilidir…

*Cadde mi, motosiklet park yeri mi?

Diğer bir sıkıntı Raif Paşa Caddesi girişindedir. Dönercilerimizin yoğun olarak bulunduğu bu cadde girişinin solunda Balıkhane İnşaatı perdeleri varken hemen sağda dönercilerimiz ve onların önüne park edilen onlarca, yirmilerce motosiklet ve bisiklet vardır. Yoldan geçmek isteyen otomobil sürücüleri kendileri kalan oldukça dar bir yoldan geçmek durumunda kalıyorlar. Raif Paşa Caddesini ara sıra denetleyen görevlilerimiz yok mu? Şayet burası motosiklet park alanıysa en azından Balıkhane İnşaatı bitene kadar yoğun motosiklet parkı bu nokta ve mıntıka da önlenmelidir.

Devamı için tıkla

Baro başkanlarından ortak açıklama ve Adalet Tanrıçası

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Adana, G.antep, Hatay, Mersin ve Osmaniye Baro başkanları ortak bir açıklamayla,  14 Aralık operasyona tepki verdiler.  Adana Barosu Başkanı Av. Mengücek Gazi Çıtırık, G.antep Barosu  Başkanı Av. Bektaş Şarklı, Hatay Barosu Başkanı Av. Ekrem Dönmez,  Mersin Barosu Başkanı  Av. Alpay Antmen ile  Osmaniye Barosu  Başkanı  Av. Dilem Aksoy imzasıyla  yayınlanan ortak yazılı  açıklamada demokrasi, hukukun üstünlüğü ve basın özgürlüğü vurusu yapıldı. Yapılan yazılı açıklama da şu görüşlere yer verildi;

*Makul şüphe

14.12.2014 Pazar günü içlerinde medya ve emniyet mensuplarının olduğu 31 kişi hakkında İstanbul Sulh Ceza Hâkimliğinin gözaltı kararı uygulamaya konulmuştur.

Kamuoyu ile paylaşarak eleştiri konusu yaptığımız son torba yasa düzenlemesi ile getirilen somut delile dayalı kuvvetli suç şüphesi yerine getirilen makul şüphe yeterli bulunarak şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerin aranabilmesi imkânının getirilmesi ve yine Avukatların dosya inceleme yetkisinin kısıtlanmasına imkân veren düzenlemelerin Resmi Gazetede yayımlanmasından hemen bir gün sonra bu operasyonların başlatılması ve eleştiri konusu yaptığımız yeni düzenlemelerin gözaltı ve aramalar ile yapılan soruşturma için dayanak yapılmış olması dikkatimizden kaçmamıştır.

Devamı için tıkla

Hükümetin medyaya müdahalesi ve basın özgürlüğü

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

 

Mesele cemaat o, bu değil. Kılıfına uydurulmak istenen yöntemlerle yapılmak istenen haksızlık, hukuksuzluk ve yaratılmak istenen korku dağlarıdır. Sesiz ve tepkisiz kalınırsa, yarın Aydın Doğan bir sonraki gün Yıldırım Demirören diğer bir gün Burak Akbay gözaltına alınır. Sonra sıra Doğan Süslü’ye  Cevdet Uygun’a, Şehmus Aslan’a, Akın  Bodur  ile  diğer gazetecilere gelir.  Gözdağı yöntemi bildik bir yöntemdir. Bu nedenle gazeteciler birlik ve beraberlik içinde olmalıdır. Gerçekten suçlu olana gerçekten gayri kanuni faaliyetlerde bulunanlara ben dahil kimse sahip çıkmaz. Ancak uyduruk deliller ve takma isimli Fuat Avni takma isimli meçhul kişinin saçmalıkları kişileri suçlu ilan edemez, etmemelidir. Bakın Taraf Gazetesi yazarı Cafer Solgun 15 Aralık 2014 tarihli köşe yazısının bir bölümünde   bakın  ne  diyor

Devamı için tıkla

Bir cep telefonu anım ve Eczacı Atıf Özkaya

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Öncelikle TEDAŞ ve ENERJİSA’ya bir sistem yollayarak başlamak istiyorum.’ Oldu bitti senden elektrik alamadım TEDAŞ’ Son günlerde sıklıkla kesilen elektrik dolayısıyla sabit bilgisayarım maalesef ağır hasar gördü. Maddi kayıp yanında bir de iş kaybım söz konusu oldu. Bu yüzden seni sevmiyorum TEDAŞ… Ne olur sorunlarını bir an önce aşşşşşş…

Bu arada TEDAŞ’la ilgili çok sayıda eleştiri içeren yazılarım olduğu için internete cep numaram düştü. Elektrikler kesilince beni “Google” den bulup TEDAŞ diye arayanlar var. İnanın İskenderun’un her mahallesinden beni arayıp elektrikler neden kesik diye soranlar  var. Geçenlerde Almanya’dan bir gurbetçi vatandaşımız bie aradı beni. Annesinin evine TEDAŞ hala elektrik sayacı bağlamamış. İlgili bir yere yönlendirdim arkadaşı. Yeri gelmişken kötü haberi vermek isterim. Kimilerine göre İskenderun’un elektrik çilesi 2015 yaz aylarında bitecekmiş. Benim şahsi fikrim ise 2016 bahar aylarıdır. Özetle, elektrik kesintisi anlamında daha çekilecek çok çilemiz var gibi. İnşallah yanılırım…  

*1995 ve 1996 yıllarında cep telefonu çok pahalı

Şimdi gelelim bugünkü konumuza. Yerel gündemi yorumlayan bazı meslektaşlarım hazır varken ben bugün sizlere cep telefonuyla ilgili bir anımı aktarmak isterim. Yıl yanılmıyorsam ya 1995 ya da 1996 Cep telefonları çıkalı iki yıl ancak olmuş ancak hem telefon  cihazı  hem hattı hem de konuşma ücretleri çok pahalı olduğundan cep telefonu herkeste yok. Cep telefonları bugünkü kadar yaygın değil. Sadece yüksek gelir gurubuna dahil olanlar bazı insanlar cep telefonunu kullanabiliyor…

Devamı için tıkla

Orhan Kemal ve Yetmiş İkinci Koğuş

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Orhan Kemal, gerçekten usta bir yazardı. Anlatımına diyecek yoktu. Lise yılların da okuduğum  “Yetmiş İkinci Koğuş” adlı kitabı hala hafızamdadır. Aradan yaklaşık 36 yıl geçmesine karşın, Orhan Kemal’in parasız insanların kaldığı Adem Baba Koğuşunda yaşananları aktarımı, büyük bir ustalık ve kayda değer bir yazma kabiliyetidir. Yetmiş İkinci Koğuş kitabı şu an elimde olsa, anılan koğuşta yarı aç kalan ve soğuktan titreyen hükümlülerin koğuşta mangal üzerindeki pişirdikleri kuru fasulye bölümünü, satırı satırına aynen aktarırdım. Ne yazık ki bu kitap şu an elimde değil bu nedenle etkilendiğim bu bölümü aklımda kaldığı kadarıyla, kendi tümcelerimle aktarmaya çalışacağım. Bakalım beğenecek misiniz?

Devamı için tıkla