Ortalıkta görünmeyen akiller, 35 can, hükümet, Suriye ve IŞİD

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Geçtiğimiz yılın ilk yarısında ve daha sonraki günlerde büyük bir caka ve bilirkişi edasıyla çeşitli bölgelerde dolaşan akillerimiz, bugünlerde ortalarda görünmüyorlar. Barış Süreci zırvası ve kandırmacasıyla bölücü örgüte taviz üstüne taviz verilince, ülke genelinde bazı illerde can kaybı, yaralanma yıkım, zarar verme ve talan hadiseleri gerçekleşti. Zarara uğrayan işyerlerini, işletmeleri, kurum ve kuruluşları ikinci plana atarak öncelikle yaşamını yitirenlere ve yararlanan yurttaşlarımıza bir göz atalım… Gelin önce konuyla ilgili yakın geçmişteki bir haberi okuyalım.

*Son olaylarda 35 kişi hayatını kaybetti

Siyasetin sağduyu çağrısı yaptığı günün gecesi silahlar susmadı. Suriye’de PYD’nin kontrolünde bulunan Kobani kentine IŞİD saldırılarını protesto eden grupların yurt genelinde başlattığı gösteriler sırasında Bingöl’de düzenlenen saldırıda şehit olan 2 polisle birlikte olaylarda 35 kişi hayatını kaybetti. Olaylarda Diyarbakır’da 10, Mardin’de 6, Siirt’te 5, Adana’da 1, Van’da 1, Batman’da 1 ve Muş’ta 1 olmak üzere salı gecesi başlayan olaylarda toplam 25 kişi yaşamını yitirdi, onlarca kişi de yaralandı. Perşembe gecesi de Gaziantep, Bingöl’de yaşanan olaylarda da şehit olan polisler Atıf Şahin ve Hüseyin Hatipoğlu ile birlikte 10 kişi yaşamını yitirdi.

*Yaşamını yitirenler ve kimlikleri

Pazartesi günü başlayan gösterilerde hayatını kaybedenlerin bulunduğu iller ve ölenlerin kimlikleri şöyle:

*DİYARBAKIR: (10 ölü) Turan Yavaş, Hasan Gökyüz, Riyat Güneş, Hüseyin Ahmet Dakak, Mahmut Enes, Süleyman Kale, Yusuf Tokar, Mahsun Çoban, Uğur Özbay (19), Baver Şeyhanlıoğulları (18).* MARDİN (6 ölü): Sinan Toprak (18), Bilal Geze (29), Mehmet Erdoğan (22), Suudi vatandaşı Fehad İbrahim Elduveric (45), Suriye vatandaşı Abdullah Muhammed Latif (43), Abdülkerim Seyhan.* SİİRT: (5 ölü) Yusuf Çelik (17), babası Necmettin Çelik (45), Mehdi Erdoğan (35), Davut Nas (19), Kamil Taş (28).

* ADANA (1 ölü): Ahmet Albay (65)

* MUŞ (1 ölü): Hasan Buksur (25)

* BATMAN (1 ölü): Emrah Demir (23).

* VAN (1 ölü): Hamit Caner (55)

* GAZİANTEP (4 ölü)

* BİNGÖL (4 ölü, polisleri şehit edip kaçarken operasyonda öldürülenler)

*Akiller, aklınızı seveyim…

Evet, ürkütücü gelişmeler ve bilanço şimdilik bu. Karanlık tablo ortadayken il il, ilçe ilçe gezip ahkam kesen akillerden çıt yok, tık yok. Neredesiniz akiller. Çıkın ortaya da bir ses verin ben de sizlerin aklını bir kere daha seveyim… Şu an yaşamını yitiren her bir can için her bir akilimizin vicdan azabı duyması ve pişman olması gerekir. Olmayacak duaya amin demek, oyalama ve kandırmacaya alet olmak, birilerini Çankaya’ya çıkarmak uğruna, ülkeyi felakete ve kaosa sürüklemek sanırım övgü alacak bir gelişme değildir. Yanlışa ortak oldunuz akiller. Çıkın ortaya sizlerin aklını bir güzel sıkayım… Belki sıkılmış aklınız, nemden arındırıldığı ve avuçlandığı için daha iyi çalışır…

 *Atatürk büstleri yakılır, yıkılır olmuştur

Hükümetin, akil insanların Çözüm Süreci çözümsüz kalmış ve iflas etmiştir. Bölücü hainler askeri birliklerden Türk Bayrağı indirir hale gelmiş, Atatürk Büstleri yıkılıp, yakılmaya ve Atatürk Büstü ’nün parçaları futbol topu gibi oynanmaya başlamıştır. Bölücü örgütün paçavrasını sallayanlar dilediğini yaparken kimi yerlerde Türk Bayrağı sallayanlar gözaltına alınır olmuştur. Asker, polis ve diğer güvenlik güçleri ‘Aman Çözüm Süreci zarara uğramasın’ telkiniyle ciddi manada frenlenmiş ve hatta elleri kolları yazılı genelgeler, sözlü talimatlarla resmen bağlanmıştır. Bunu fırsat bilen bölücülerde her türlü kapris şımarıklık ve fırsatçılıkla daha fazla taviz edinme gayretine girmiştir.

*Bebek katili el üstünde tutuluyor

Bugün İmralı’daki Bebek Katili el üstünde tutulmakta adeta her dediğine harfiyen uyulmaktadır. Hükümetin, Cumhurbaşkanlığı makamına ulaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuyla ilgili kriz yönetimi A’dan Z’ye yanlışlarla doludur. İzlenen yol, iyi bir yol değildir. Bölücüler isyan ve ayaklanmanın ilk provasını, ilk antrenmanını yapmış ve kendine ve tabanına güven aşılamıştır.

Hükümet ve Başbakan Davutoğlu, muhalefet partilerini suçlamayı ve onlara ‘Bi susun’ demeyi bırakıp, bir an önce ülke genelinde güvenlik, barış huzur ve birliği tesis etmek durumundandır.

 *Cumhurbaşkanı Erdoğan daha az konuşmalıdır

Cumhurbaşkanı Erdoğan’da bütün ülkenin Cumhurbaşkanı olduğunu unutmadan, çok fazla siyasetin içine dalmadan, gerilim ve tahrik içeren konuşmalardan kaçınmalı bir Cumhurbaşkanı olarak, Başbakan olarak yaptığı konuşmalardan daha az konuşmalıdır. Bugün Cumhurbaşkanı millete teşekkür mitingleri adı altında örtülü olarak yaklaşan genel seçimlerin propagandasını yapmaktadır. Bu yanlış bir tutum ve davranıştır. Cumhurbaşkanı hemen herkesi kucaklayacak ve tüm ülkeye güven verecek hal ve davranışlar sergilemeli, iç ve dış politikanın göbeğinde olmak yerine politikanın kıyısında kenarında olmalı, az konuşup, çok iş yapmalıdır.

 *Silahlı Kuvvetler bugünler için lazımmış!…

Hükümetin, eski Başbakan yeni Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye ve Ortadoğu politikası iflas etmiş bölgede ülkemizin başına yığınla iş açılmıştır. Şimdi Suriye’ye girmek ve IŞİD’le savaşmak gibi bir fikirde beyinlere yer edilmek istenmektedir. ABD Cumhurbaşkanı Obama “ABD askerini, Suriye’deki savaşta kara harekâtında kullanmam” derken Cumhurbaşkanı Erdoğan “Silahlı Kuvvetler bize bugünler için lazım” demektedir…

 *IŞİD’le savaşmaya bakan ve milletvekili çocukları mı gider?

Allah korusun ama Suriye’ye girsek ve Mehmetçik IŞİD’le savaşsa, söyler misiniz bana IŞİD’le savaşacak askerler arasında Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan, Meclis Başkanı, Milletvekilleri, General ve yüksek rütbeli subaylarımızın çocukları mı gider cepheye yoksa gariban Anadolu çocukları mı? Yapmayın beyler, acıyın şu kınalı kuzulara ve 76 milyon vatan evladına. Birilerinin Esed takıntısı ve egosu yüzünden ülke felakete sürüklenemez. Başarısız Suriye ve Ortadoğu politikaları yüzünden ekonomi ağır yara almış bu yaralar önümüzdeki günlerde peş peşe gelecek zamlarla 76 milyondan çıkartılacaktır… Dar gelirli, çiftçi ve emekli daha da perişan edilecektir…

 *Çuvaldızları kendilerine batırsınlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve devletin tüm birimlerini yöneten üst düzey yetkililerin daha fazla hata yapma lüksü kalmamıştır. Sakin olalım, birlik ve berberlik içinde olalım ama bu arada yaptığımız hataları kabul edip, Esed takıntısından vazgeçelim. Bükemediğimiz bileğe saygı duyalım. Yeniden Dostluk Barajı temelleri atalım. Bize komşu Suriye’nin dostluğu, ABD’nin dostluğundan daha hayırlıdır. Yanlış politikalar yüzünden başımız bölücü örgütle dertteyken şimdi başımıza bir de IŞİD belası açıldı. Komşu ülkelerden gelen mültecilerde bu işin tuzu biberi oldu. “Türkiye’nin kaybedecek bir saniyesi yok” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin çok şey kaybettiğini acilen görmelidir. Türkiye batmadan,  Başbakan Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, çuvaldızları çok ciddi anlamda kendilerine batırmalıdırlar. Yoksa yarınlarda her için çok geç olacaktır..

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.