MEDYATİK BAKIŞ
Doğan SÜSLÜ
İletişim:0 532 728 45 53
e-mail:medyatikbakis@hotmail.
İskenderun yerel basın tarihini bilen kıdemlilerimiz var. Ancak geçmişten pek fazla bilgisi olmayan gençlerimiz de var. Biraz geçmişe gidip, bazı şeyleri hatırlayalım istedim. Elbette yerel basın tarihinin tamamı değil sadece bir kesitini sizlere hatırlatacağım. Zaten yerel basın tarihini bir köşe yazısına sığdırmak asla mümkün değil…
*İşte böyle bir şey…
Körfez Gazetesi kurucusu Ahmet Perker’in özellikle 1970 ve 1980 yılları arasında ve Ahmet Perker vefat edene dek sürdürdüğü “İşte böyle bir şey…” adlı imzasız köşesi bir dönem sadece İskenderun’da değil Hatay genelinde en çok okunan köşelerden biriydi. Kurt gazeteci Ahmet Perker, hemen her yerden aldığı istihbaratı harmanlar, bir konuya birkaç satırla dikkat çektikten sonra bir diğer konuya geçerdi. Perker’in, kendine has ifade tarzı ve yorumları okuyucuyu bu köşeye bağlamıştı…
*Bu köşe okunmadan güne başlanmazdı
Her sabah İskenderun’un ileri geleni, avukatı, polisi, bankacısı, kaymakamı, esnafı, hâkimi, savcısı, emniyet amiri, emniyet müdürü önce “İşte böyle bir şey” adlı köşeyi okumadan güne başlamazdı. Bazı bankaların uyanık istihbarat görevlileri, bu köşeyi okuyarak, gizli zenginlerin peşine düşüp onları bankalarına kazandırmak için ter dökerlerdi. Daldan dala atlayan merhum Ahmet Perker, adeta İskenderun ve Hatay’ın nabzını gün gün tutardı…
Ahmet Perker’in kaleme aldığı ancak imzasız olarak yayınlanan “İşte böyle bir şey…” adlı köşeyi taklit etmek isteyenler olduysa da kimse Ahmet Perker’in kalem, yorum ve konu çeşitliliğini pek tutturamadı…
*Figen Abla
Akdeniz Gazetesi sahibi Fatih Ülkümen ise 60’lı ve 70’li yıllarda “Figen Abla” başlıklı köşesiyle cemiyet ve magazin haberlerini kısa kısa verir, İskenderun sosyetesinin bazı uğrak mekânlarında, geceye gelen ismi bilinmeyen hanımlara “acaba gelen Figen Abla mı?” kuşkusuyla bakılırdı. Gel zaman git zaman “Figen Abla” köşesinin yazarının yine o dönemin deneyimli gazetecilerinden olan Fatih Ülkümen tarafından yazıldığı anlaşıldı. Figen Abla köşesi de özellikle cemiyet hayatı içinde olan tüm aileler ve onların bireyleri tarafından okunur, X bir gecede, baloda dans ederken düşenden, yemek yerken ceketi humusa batanı, sahne mikrofonunu eline alıp, çam üstüne çam devirenleri anlatır, bazen de bir etkinlikle örnek davranış gösterenler, şıklık, zarafet ve güzellikleri dikkat çekenler konu edilirdi. Kısaca bu köşe hem yeren hem de öven bir köşeydi. Merhum Fatih Ülkümen’de “Figen Abla” köşesini uzun yıllar sürdürdü. Sonra nedense Figen Abla köşesi sona erdi.
*Gece Kovboyu
Yakın tarihte ise Ersen Korkmaz arkadaşımız “Gece Kovboyu” adlı köşesiyle siyasi, idari, güncel pek çok konuyu kısa kısa işleyerek, haklı bir köşe şöhretine kavuştu. Bugün “Gece Kovboyu” köşesi Başkent Ankara’dan bile takip edilen, ilgi duyulan bir köşedir. Gazeteci Ersen Korkmaz, yıllardır bu köşeye hayat veren ve onu canlı tutan bir meslektaşımızdır.
*Gazeteci Hazım Hastürk ve İleri Türkiye
İleri Türkiye Gazetesi sahibi merhum Hazım Hastürk, bir döneme damga vuran gazetecilerdendir. Türkiye sevgisi, vatan sevgisi gazetesinin ismine bile yansımıştır. Türkiye’yi hep ilerde görmek istediği için Hazım amca, gazetesinin adını “İleri Türkiye” koymuştur. Merhum Hazım abinin oğlu dururken Hazım abiyle ilgili anı yazmam pek şık olmaz. Kaldı ki merhumla anım yok gibi. Bu yüzden sevgili Erkin Hastürk, ara ara Hazım abi ya da amca ile birkaç anısını köşesine aktarırsa hep birlikte bilgilenmiş oluruz.
*İskenderun’da kurulan ilk siyasi gazete İskenderun Gazetesi
Merhum Suphi Levent’in kurduğu, imtiyaz sahipliğini kıymetli büyüğüm Rızkullah Terbiyeli’nin üstlendiği “İskenderun’da kurulan ilk siyasi gazete” unvanını elinde bulunduran İskenderun Gazetesi 69 yıldır yayın hayatında. Ailenin ikinci kuşağı ve belki de üçüncü kuşağı İskenderun Gazetesi’ni bir asra ulaştırır mı? Bence ulaştırır. 100. Yıldönümüne kala kala 31 yıl kalmış. Bizler 100. Yıldönümünü göremezsek bile 3. Kuşak rahatça 100. Yıldönümüne ulaşır diye düşünüyorum…
*İGC, belki bir gün yerel basın tarihini ele alır
Gerçek beyefendi insan merhum Abdurrahman Konuralp’ın Hatay Postası adlı gazetesi, merhum Mehmet Özkan’ın, Ayyıldız Gazetesi, Güney Gazetesi kurucusu, Refik Kireççi’nin Güney Gazetesi, Bahri Polat’ın Görüntü Gazetesi yine yerel basının önemli unsurlarıydı. Altını çizerek tekrarlamak istiyorum, ben sadece yerel basın tarihinden bir kesit verdim. Daha yazacak onlarca gazete ve bu gazetelere hayat veren çok sayıda gazetecimiz var. Belki İskenderun Gazeteciler Cemiyeti günün birinde kapsamlı bir çalışma yaparak İskenderun Yerel Basın tarihini bir kitap haline getirebilir…
*İskenderun’da kurulan yerel televizyonlar
Yerel televizyonlardan da biraz bahsedelim. Sanıyorum 1992 yılında çıkan bir yasayla yerel televizyonlar yayın hayatına başladı. Yerel televizyonlarla birlikte, yerel radyolar da bir anda patlama yaptı. İlk anda yasal boşluk olduğu için özellikle yerel radyolar bir süre diledikleri gibi yayın yaptılar. Sonra belli kriterler ve düzenlemeler geldi. İskenderun ve havalisinde kurulan yerel televizyonlardan bazılarının adı şöyleydi, Genç TV, İskenderun TV, Cınetel TV, Tosyalı TV, Akdeniz TV, Rıdvan TV, Uluçınar TV, Güney TV, Mega TV. İskenderun’da ilk yerel TV röportajını yapan arkadaşlarımızdan biri gazeteci Hilmi Diken olmuştur. Kamera ve mikrofonuyla Cumhuriyet Meydanında, Şehit Pamir Caddesi’nde ayaküstü pek çok söyleşi gerçekleştirmiştir.
*Merhum Cevdet Uygun’u yazacağım
Evet, bugünkü yerel basın kesitim bu kadar. Merhum Gazeteci Cevdet Uygun için de bir köşe yazmak istiyorum. Ancak vefatı beni çok üzdü. Kafama göre bir yazı yazmak için biraz daha kafamı toparlamayı bekliyorum. Üstat, çalakalem yazılmaz…