Soma, Yırca Köyü sakinleri, zeytin ağaçları ve hukuksuzluk

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Geçtiğimiz hafta içinde Soma’dan yine herkesi üzen bir haber geldi. İsterseniz önce yazılı, görsel ve sözel medyaya yansıyan haberlerden birine bakalım.

Manisa‘nın Soma İlçesi Yırca Mahallesi’nde termik santralin kurulacağı alanda, kesilmek istenen zeytin ağaçları için 16 gündür nöbet tutanlara yemek götürmek isteyen vatandaşlarla özel güvenlik görevlileri arasında tartışma çıktı.  Vatandaşın alana girişi engellendi ve bir köylü özel güvenlik görevlileri tarafından başından yaralandı. Sabah saatlerinde ise ağaçlar dozerlerle söküldü. Yırca Köyü Muhtarı Mustafa Akın ‘Kesilecek ağaç kalmadı, 6000 zeytin ağacı kesildi gitti’ açıklamasında bulundu”

*Özel güvenlik darp etti iddiası

“Soma’nın Yırca Mahallesi’nde yapılmak istenen termik santral nedeniyle bölgedeki zeytin ağaçlarının kesilmemesi için 16 gündür nöbet tutan yakınlarına yemek götüren mahalle sakinleri, inşaat alanına geldi. Alana girişine izin verilmeyen mahalleliler ile termik santrali inşa edecek firmanın özel güvenlik görevlileri tarafından darp edildi. 

Mahalle sakini Emin Özkılınç yaralandı. Başına aldığı darbeyle yaralanan Özkılınç, Beşyol Devlet Hastanesi’nde tedavi edildi. Mahalle sakinlerinin alana girmelerine izin verilmezken, olay yerine jandarma ekipleri sevk edildi. Cnntuk.com.tr‘ye konuşan Yırca köyü muhtarı Mustafa Akın, 1 saat içinde 6 bin ağacın kesildiğini söyledi. Akın, özel güvenlikçiler tarafından biri avukat olmak üzere 3 kişinin de kelepçelenerek alanın dışına götürüldüğünü, bir kişinin ise gaz kapsülüyle yaralandığını ifade etti.” 

*Dozerler zeytin ağaçlarını kökünden söktü

“Sabah saat 06.00 sıralarında dozerlerle birlikte termik santralin yapılacağı alan giren görevliler, zeytin ağaçlarını kökünden söktü. Dikenli tellerle çevrili olan alanda termik santrali inşa edecek şirketin özel güvenlik görevlileri, nöbet tutan mahallelerin alana girişini engelledi. Mahalle sakinleri ile özel güvenlik görevlileri arasında arbede çıktı. Ağaçlar söküldükten sonra olay yerine giden jandarma ekiplerine, köylüler tepki gösterdi”

*İnsanın ”Nerede bu devlet?” diyesi geliyor…

Bunca haksızlık ve hukuksuzluktan sonra, insanın “Nerede bu devlet?” diyesi geliyor. Yüce Önder Atatürk “Köylü milletin efendisidir” demişti.  Bugün Soma’daki olayları izleyip, sahipsiz köylüleri gördükten sonra “Köylü, sermayenin kölesidir” demek daha gerçekçi olur. Gariban köylü atadan, deden kalan 80 yıllık zeytin ağaçları için sabahlara kadar nöbet tutarken, bir gece yarısı kalleşçe resmen tuzağa düşürülüyor, zeytin ağaçlarının telef edilmesi anlamında dozerli, iş makinalı saldırıya uğruyorlar.  Köylülerin tuttuğu avukatın Danıştay’a yaptığı itirazın neticesini beklemeyen şirket yetkilileri, bir yerlere güvendiklerinden olsa gerek hak, hukuk, köylü ve doğa tanımaksızın ağaç katliamına girişiyor.  

*Danıştay’dan “Yürütmeyi Durduma”

Ağaç katliamı sonrası yine basına yansıyan haberler şöyle oldu;

Manisa’nın Soma İlçesi Yırca köylülerinin avukatı Deniz Bayram saat 17.45’de bölgeyle ilgili termik santrale yaptıkları itirazı değerlendiren Danıştay 6’ncı Dairesi’nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini açıkladı. Avukat Bayram UYAP üzerinden kararı gördüğünü duyurdu. Günlerce nöbet tuttukları bölgede 6 bin zeytin ağaçlarının bu sabah yapımcı firma tarafından kesilmesine engel olamayan köylüler, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararını buruk sevinçle karşıladı. Sabaha karşı katliam gibi uygulamayla 6 bin zeytin ağaçlarını kaybeden Soma Yırca Köyü sakinleri matem havasında direniş noktasında bekleyişlerini sürdürürken avukatları Deniz Bayram’dan akşam saatlerinde müjdeyi aldı. Avukat Deniz Bayram Danıştay 6’ncı Dairesi’nin termik santral yapılacak araziyle ilgili Bakanlar Kurulu’nun verdiği acele kamulaştırma kararı konusunda yürütmeyi durdurma kararı verdiğini açıklamasıyla köylüler önce ne yapacaklarını bilemedi. Geceden beri süren matem havası yerini bir anda bayram havasına bıraktı.  Köylüler kendilerine önderlik eden Muhtar Mustafa Akın’a sarılıp kutladı. Kadınlar da çevre gönüllüsü ve avukatları Deniz Bayram’la sevinç yumağı oluşturdu. Kararın bir gün önce gelmesi veya şirketin 12 saat daha beklemesi durumunda 6 bin ağacın kurtulacağını söyleyen köylüler hem sevindi hem üzüldü.”

*Asıl hukuk mücadelesi şimdi başlıyor

Avukat Deniz Bayram da kararla ilgili şunları söyledi: “Burada başından beri bir kanunsuzluk vardı. Burada kanunsuzca ağaçlar kesildi. Şirket, ancak savaş hallerinde başvurulması gereken Acele Kamulaştırma Yasası’na dayanarak köylüleri tel örgüyle çevirdikleri arazilerine bile sokmadı, hasat yaptırmadı. Manisa Tarım Müdürlüğü’nün zeytin ağaçlarının kesilmesine izin vermemesine rağmen ağaçlar yasadışı kesildi. Ancak Danıştay’ın kararı gösterdi ki yaşananlar kanunsuzmuş. Üzüntülüyüz, 6 bin ağaç kesildi. Sevinçliyiz haklı bir karar çıktı. Asıl hukuk mücadelesi şimdi başlayacak. Yapılması gereken tüm hukuki girişim ve mücadele yapılacak.” Arazide bekleyişe devam eden köylüler Danıştay kararını oynayarak kutladı.

*Şirket, haberi içerden alma beceresine sahip

Bana göre Danıştay kararından önceden haberi olan ilgili şirket yetkilileri, gözlerini karartıp 6000 zeytin ağacını katletmek yolunu seçtiler. Ekonomik anlamda güçlü olan ve hemen her yerde dayıları olduğu anlaşılan şirket, hukuki manada da haberi içerden alma becerisiyle, bir yerde hak, hukuk, emek ve köylü tanımaz bir anlayışla yoluna devam etmek istiyor. Bence 6000 zeytin ağacının katili olan söz konusu şirket, Türkiye ve dünya genelinde oluşan tepkiler neticesi geri adım atmak zorunda kalacaktır. Ben köylülerin yerine olsam hemen adı geçen şirkete tazminat davası açar ve ‘el mi yaman bey mi yaman’ gösteririm onlara…

*Köylüyü yerlerde sürüyüp, darp etmeyelim

Hükümet ve devlet yetkilileri Soma’daki bu mağdur köylülere daha fazla sahip çıkmalı ve Tarım Bakanı bizzat bu mağduriyete el koymalıdır. Köylü, enerjiye karşı değildir. Tek derdi 80 yıllık ağaçlarını korumak ve zeytinciliğine devam etmektir. Köylü milletin efendisi ise köylüyü baş tacı edelim. Yerlerde sürüyüp darp etmeyelim, zeytin ağaçlarını kökünden söküp başlarına çalmayalım. Allahtan korkup, kuldan ve köylülerden utanalım…

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.