İsdemir, Çelik-İş, belge, yetkisizlik hayali ve işveren…

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

Gerçek belli. İsdemir A.Ş.’de yetkili sendika Çelik-İş Sendikası. Bu aylar öncede böyleydi, bugün 5 mayıs 2014 Pazartesi günü de böyle. “Yetkisizlik” diye düş kuranlar, sanırım kendi etkisizliklerinden ve yetkisizliklerinden söz ediyorlar.  Yetkili sendika olmak için gerçek üye sayısının tecili ve ibrazı gerek. İnandırıcı manada  tescil ve ibraz var mı? Yok… Çelik-İş Sendikası, İsdemir içinde iki kez T.C.’li, isimli, cisimli, sicilli ve üniteli olarak isimleri açıkladı. Üflemek ve balon şişirmek yerine belge konuşturdu, hakikati bir kere daha ibraz etti…

*Geçin bunları efendiler…

‘Yenilen pehlivan güreşe doymaz’ misali, Çelik-İş belge konuşturdukça, sonradan gelme sendika da yalan rüzgarlarıyla balon uçurmaya devam etti. Sayıları bazen 1.700, bazen, 2.400, bazen de 2.800 oldu. Son açıkladıkları sayı da 2.193 oldu. Peki diyelim ki üye sayıları 2.193. Nerede bunun ispatı ve onaylı belgesi? Yok… ‘Efendim biz İsdemir’de yetkili sendika olmadığımız için iş yerinde belge asamıyoruz.’ Geçin bunları efendiler… Dilediğiniz zaman dilediğiniz belge ve broşürü el altından ya da açıktan İsdemir’de dağıtmıyor musunuz? Dağıtıyorsunuz…  O halde neden şimdi 2.193 sayısını gösteren onaylı resmi belgeyi gösteremiyorsunuz? Çünkü öyle bir belge yok…

*Amaçları, huzursuzluğu diri tutmak!

Balon şişiren sendika Sosyal Medyayı ’da kullanıyor. Orada niye gerçek belgeleri paylaşamıyor? Sendika Genel Merkezi’nin internet sitesinde neden bunları yayınlayamıyor? Bunlardan da vazgeçtik. İskenderun’da Şubesi bulunan sendika, neden bir basın toplantısı düzenleyip, şifreli Bakanlık sayfasına girip, üye sayılarını gösteren sayfaları medya mensuplarına ibraz edip hemen orada o sayfalardan çıktı almıyor? Alamaz ve veremez de ondan… Dışardan atmak, atmasyonla yol aldığını sanıp işçileri kandırdığını sanmak en önemlisi sürekli onları oyalayarak, asıl amaç olan huzursuzluğu diri tutmak onlar için kolay yol olmaktan öte amaçtır…

*Melih Kandıranses, atmaya devam ediyor!…

Madem atış serbest, o halde yarın bir başka atmasyon heveslisi ortaya çıksın ve “Ben Melih Kandıranses..  Demir Bilye Sendikası İskenderun Şube Başkanı’yım. Sendikamız İsdemir’de örgütlenme çalışmalarını tamamladı. Bugünkü üye sayımız 2.333… Önümüzdeki ay yani 1 haziran 2014 Pazar günü üye sayımız 2.777 olacak ve İsdemir’de yetkili sendika biz olacağız” desin, biz de buna inanalım! Ne güzel bir uydurma ve kandırmaca  değil mi?

*İşveren de yalan balonunu söndürebilir

İşveren, yani OYAK ve İsdemir A.Ş. gerçekleri ve yetkili sendikanın Çelik-İş Sendikası olduğunu biliyor. İsdemir yönetimi, fabrika içinde son günlerde artan çekişme ve huzursuzluklardan had safhada rahatsız. İsdemir yönetimi istese yarım sayfalık bir açıklama ile hem kamuoyuna hem de işçilere yetkili sendikayı açıklar, balon şişiren sendikanın yalan balonunu söndürür. İsdemir yönetimi tarafsız kalmalıyız mantığıyla bir yerde ‘ne haliniz varsa, görün, bizleri bu işe bulaştırmayın’ anlayışını güdüyor. Güdüyor ama giderek yönetim de kendini huzursuzluğun göbeğinde buluyor. Daha önce yazmıştım. Bu tür huzursuzluklar yarın üretim ve iş kayıplarına, rekor üretimlere engel olur. Elbette işveren tarafsız olacaktır ve kendi menfaatlerini koruyacaktır ama işveren aynı zamanda kaliteli ve verimli üretim yanında, huzurdan da sorumludur. Huzura ve gerçeklere meyil vermek, tarafsızlığa gölge düşürmez, aksine işletmenin, fabrikanın, sektörün, yörenin ve ülkenin geleceği korunmuş olur…

*Yalana ve yaygaraya teslim olmak

İdarecilik aynı zamanda krizden çıkma ve huzuru bulma sanatıdır… Huzursuzluğa, yalana ve yaygaraya teslim olmuş yönetimler sonunda başarısızlığa ortak olanlar olarak anılırlar. Normal yaşamlarıyla, mesleki yaşamlarında uyumsuz tavırlar sergileyenler “7’sinde ne ise 70’inde o olur” misali ıslahtan uzak, umutsuz vakalardır. Dolayısıyla böylesi tiplerden umut beklemek, insanın kendi bildiği dalı kesmesi demektir… İlle de kendi bindiği dalı kesmek isteyen olursa, elbet ilk anda bir şey diyemeyiz ama yolun sonunda, onlara  son sözümüz “Kendi düşen ağlamaz” olur!…

*El birliğiyle huzur şarttır

Sonuç olarak Çelik-İş Sendikası yetkili sendika olduğu yönünde yakın tarihte yaptığı açıklamayla gelişmelere noktayı koymuştur. İşveren yani OYAK ve İsdemir A.Ş.’de arzu ederse elindeki onaylı ve resmi bilgilerle son duruma bir nokta daha koyup, kamuoyunu ve iki arada bir derede kalan kafası karışık kimi işçilerimizi bilgilendirebilir. Elbette OYAK ve İsdemir yönetimi sessizliklerini de sürdürebilirler. Takdir onlarındır… Ancak İsdemir A.Ş. ve kamuoyu böylesi tartışmalarla meşgul olmak yerine, üretim rekorları, dikkat çeken demir ve çelik ihracatları, dünya çelik sektöründe üst sıralara tırmanma haberleri, ödüller, başarı plaketleri ve daha büyük başarılarla anılmalıdır. Bunun içinde el birliğiyle huzur şarttır. İlaveten,  iş barışını, huzurunu bozanların teşhiri ve çürük elma gibi ayıklanmaları da gereklidir.

*Çelik-İş sorumluluğunu biliyor ve sürdürüyor

Çelik-İş Sendikası’na gelirsek. Son 8 aydır huzurlarına çomak sokan kimi ellere ve geniş yelpazeli işbirlikçilere rağmen, Çelik-İş Sendikası İskenderun’da delege seçimlerini, ardından İskenderun Şube yönetim seçimlerini yapmış şu günlerde ise temsilci seçimlerini sürdürmektedir. Aynı şekilde ülke genelinde benzer seçimler sürmektedir. Özetle, Çelik-İş Sendikası tüm çelme atma girişimlerine rağmen İsdemir’de ve Türkiye  genelinde sorumluluk duygusuyla hareket ederek, üretime katkı sunmayı sürdürmekte, emekçilerin hak ve menfaatlerini korumaya devam etmektedir. Hak-İş Konfederasyonu’nun Çelik-İş’e desteği sürmekte Çelik-İş’te bükülmez bir çelik bilek olarak yoluna devam etmektedir.

*Tarih, sürekli tarih verenleri yazmaz!…

Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Cengiz Gül, Genel Merkez yönetimi, şube başkan ve yöneticileriyle, İskenderun şube yönetimi en önemlisi de her bir çelik iş üyesi emekçi kardeşlerimiz tam manasıyla kenetlenmiş durumdalar. Çelik bilekli, çelik yürekli her bir işçi kardeşim ve ağabeyim, fitneye, bozguna ve bölünmeye ve parçalanmaya asla izin vermiyor ve vermeyecekte. Birileri daha çok tarih verir. Ancak gelecekte bir gün geleceği için o tarihlerde gelir. Tarih,  sürekli tarih verenleri değil işçi sınıfının tarihini yazanları yazar.  Yine Tarih, sendikal yaşamda Metin Türker’i efsane genel başkan olarak yazmıştır. O Metin ihanet etmedi, sendikasını satmayıp işçisini başarıya ulaştırdı…

*Yalan rüzgârları dinecek…

Geriden gelen Cengiz Gül’de her türlü karalama, çelme ve huzursuzluk çomağına karşın ekibiyle, kendisine inanan binlerce işçi kitlesiyle dimdik ayakta ve emekçinin alın terinin karşılığını almak adına ter döküyor, emek veriyor. Emeğine sağlık Çelik-İş’li.  Gül yüreğine sağlık Genel Başkan Gül. Çabanıza sağlık, Çelik-İş Genel  Merkez yönetim kurulu üyeleri.  Terinize sağlık İsdemir işçisi, zahmetinize sağlık Çelik-İş İskenderun Şubesi yönetimi. Yine kenetlenmenize sağlık binlerce isimsiz çelik iş kahramanı… Çoğu gitti azı kaldı. Yalan rüzgarları dinecek, Yarık Kaya Fırtınası gibi huzur, istikrar, başarı, mutluluk ve Çelik-İş rüzgarı kuvvetlice esecek. Biraz daha sabır. Ben tüm işçi kardeşlerimize   “oyuna gelmeden, haklıyken, haksız duruma düşmeden, mutlu sonu bekleyin” derim…

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.