MEDYATİK BAKIŞ
Doğan SÜSLÜ
İletişim:0 532 728 45 53
e-mail:medyatikbakis@hotmail.
Önce, gazeteci arkadaşımız Erdal Yılmaz’ın 4 Mart 2015 tarihinde kaleme aldığı “Civelek, köprüler ve siyasi intikam” başlıklı köşe yazısından bir bölüm aktarayım. Bakın Erdal Yılmaz, Civelek için neler yazmış;
“Şimdi gelinen bu günde Sayın Civelek Ankara yoluna dönmeye çalışırken kırdığı gönüller, kuramadığı sevgi köprüleri, açamadığı sevgi kanalları, alamadığı gönüller Partilisine ve partisine koyduğu mesafe önünde engel olarak duruyor.
Başkanlığı bittiği günden bugüne kadar yerin altına inerek Ankara da CHP genel merkezi ile İstanbul da ki torun ziyaretleri yaparak 7 Haziran tarihini bekleyen Civelek, geçmişte yaptığı hataların bedelini Civelek e ödetmek isteyen partililer ikici kez karşı karşıyalar…
Partisinin ilçe yöneticilerinin bile adaylığını açıkladığı gün kendisini protesto etmeye kalktıkları Civelek Başkanın işi geçmişte bıraktığı kırık kalplerden dolayı zor görünüyor.
Biz zamanında uyardık,
Dinlemedi,
Seçim Kaybetti
Seçmen ve partili ile barışmak yerine Ankara da kulis yapmayı tercih etti.
Partilisine güvenmek yerine, onun gönlünü almak yerine Ankara da gönül almayı tercih etti…
Birinci aşamada başarılı oldu ön seçim yapılmadı,
Ya ikinci aşama da listeler belirlenirken Gönül köprüsü kuramadığı partililerin Ankara çıkartması ile yapacağı engelleme taktikleri Yada anketlerde çıkacak bir yetersizlik daha da kötüsü listeye girmesi halinde tıpkı 30 Mart seçimlerindeki gibi sandığa gitmeme yada CHP ye oy vermeme refleksi yeniden depreşirse bu kez bedeli ağır olur…
İşi gerçekten zor…
Benim bildiğim CHP seçmeni Kendisi ile arasına mesafe koymakla övünenleri asla Affetmez. Yine bildiğim kadarı ile CHP li üye Kendisine yaklaşmak yerine işi yüksek rakımlı tepelerde bitirmek isteyenlerden hesap sorar…
Başka bir değişle CHP li bazıları için Civelek Başkanın Ankara isteği intikam zamanı haline gelmiş olabilir…
Bu hoş bir durum değil tabii,
Ama bu sonucu yaratan bizzat Civelek olunca hoş olmayan bu duruma da katlanmak zorunda…
Ben bir kez daha uyarmış olayım…”
*Kişileri atlatmakta hiç sakınca görmüyor
Evet, sevgili Erdal Yılmaz’ın Civelek’le ilgili tespitleri aynen böyle. Erdal Yılmaz hem güzel hem de yazılacak çok şey olduğu halde sorunun özetini yazmış. Yusuf Civelek, başarılı bir uzman hekim. Ancak siyasette bu derece başarılı değil. CHP tabanını, seçmenini ya da tüm seçmenleri hafife alan adeta onların akıllarıyla dalga geçen bir siyaset anlayışı var. Seçmeni, kişileri, atlatmakta, onları oyalamakta, taleplerini yerine getirmek, sorunlarını gidermek yerine onları tarih öteleyerek kandırmakta hiçbir sakınca görmüyor. Kişilere, kişiliklerine göre değil daha çok etiketlerine göre önem veriyor…
*Civelek, gönül kırgınlıklarını önemsemiyor
En önemlisi oyalanmaktan, atlatılmaktan, aptal yerine konmaktan yorulan insanların yorgunluklarını, küskünlüklerini, gönül kırgınlıklarını görmüyor. Duygusal anlamda üzgün ve süzgün insanların kendisi için dost meclislerde, sarf ettikleri lafları pek önemsemiyor, şahsını ciddi ciddi eleştirenlerin kendi aleyhine yeni küskünler yarattığını takmıyor…
Türkiye genelinde ve elbette Hatay genelinde yaşayan insanların unutkanlıklarına güveniyor ve “nasılsa teker teker hafide aldığım insanlarda, kendilerini hafide aldığımı” unuturlar diye düşünüyor. Oysa siyaseten gönül kazanma gibi siyaseten gönül kırmada çok ciddi halkalar oluşturuyor ve CHP seçmeni bu siyasi vurdumduymazlığın, kendini beğenmişliğin hesabını yerel ve genel seçimlerde soruyor. Hal böyleyken hala aynı hatalara devam eden bir Civelek tam karşımızda duruyor…
*Yusuf Civelek, 6. Sırada olsun listeyi sürüklesin…
Civelek, kendi hatasını görüp kabul etmezse bile CHP Genel Merkezi bariz tehlikeyi görüp, kırılan gönül köprülerini bir an önce onarmanın yollarını aramalı, Civelek isminin İskenderun ve Hatay genelinde yeni CHP’li kırgınlar ve çok ama çok ciddi bir oy kaybı yaratacağını düşünmelidir. Kendi ismini, CHP’nin kurumsal kimliğinden önde gören ve aldığı oyları kendi ismine mal eden Civelek, madem bu derece aranılan adamdır o halde CHP Genel Merkezi kendisini Hatay’dan 6. sıraya yerleştirsin de kendisinin oy patlamasını, sürükleyeme kapasitesini ve cazibesini görelim…
*Armut piş, ağzıma düş…
Seçime beş kala çalışmalara başlayan, seçmenle birlikte, basını, hafife alan ne yerel ne de genel medya mensuplarıyla hala bir sohbet toplantısında bir araya gelmeyen (ben bugün yazdığım için Civelek, yakında basınla bir araya gelir ) Yusuf Civelek göstermelik, eleştiri ve tepki almayacağı ziyaretlerini sürdürüyor. Civelek, genel seçime 100 kala başladığı seçim çalışmalarını kalan sayılı günleri çalışıyormuş gibi yaparak geçirmenin çabasında olacak ve paraşütçü bir aday gibi CHP Genel Merkezi’nin armut piş, ağzıma düş jestini bekleyecektir. Oysa armut yerine sırf Civelek faktörü nedeniyle, CHP’nin Hatay’da hepten ayvayı yemesi söz konusudur. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, MYK üyeleri ve PM üyeleri artık bu tehlikeyi görmelidir. İskenderun’da kaybedilen bir yerel seçim CHP’ye yetmediyse, Hatay’da 7 Haziran’ da Civelek yüzünden alınacak bir hezimet bizler için sürpriz olamayacaktır…
*Zübük tipindeki siyasilere prim verilmemeli
Son olarak bilinmesini isteğim bir konu var. Ben bu satırları CHP Hatay’ın bugünkü mevcut milletvekilleri yeniden seçilsin yada aday adaylığına başvuran diğer isimler adaylık listesine girsin diye yazmadım. Kısaca köşe yazım kişi ya da kişilere değil CHP’nin kurumsal kimliğine yönelik bir yazıdır. CHP’nin kurumsal kimliğiyle, Hatay’da ve ülke genelinde başarılı olmasını istiyorum. CHP ve diğer tüm siyasi partilerde Zübük tipindeki aday adaylarına ve siyasilere prim verilmemelidir. Başarı isteyen CHP buna özen göstermelidir… Ayrıca CHP, kurumsal kimliğini korumak adına kişilerin esiri ve oyuncağı olmamalı, kurumsal kimliğinin gereğini yaparak baskın ve üstün olduğunu tekrar tekrar hissettirmelidir. CHP bunu başarırsa hem Zübükler’den arınır hem de inanılmaz seçim başarılarına imza atar…