Suriyeli sığınmacıların ticareti kendi esnafımızı zora sokuyor

dogan-suslu-kose

MEDYATİK BAKIŞ

Doğan SÜSLÜ

İletişim:0 532 728 45 53

e-mail:medyatikbakis@hotmail.com

AFAD’ın 2013 yılı açıklamasına göre, Suriye’deki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyeli sığınmacıların sayısı 600 bini geçti. 200 bin Suriyeli sığınmacı oluşturulan 21 kampta barınırken, geri kalan 400 bin kişi ise farklı kentlerde kiraladıkları evlerde yaşamlarını sürdürüyor.  AFAD’ın verdiği sayılar 2014 yılı itibariyle muhtemelen biraz daha artmıştır.

*Suriyeli sığınmacılar kayıtsız ticaret yapıyor

Bugünkü asıl konumuza gelirsek. Suriye Savaşı, öncelikle Hatay ekonomisine, sonra Suriye’ye komşu olan diğer illeri ve en sonra da Türkiye ekonomisini oldukça olumsuz etkilemiştir.  Şimdilerde ise Suriyeli sığınmacıların bulundukları kentlerde vergi ve mahalli idareler açısından kayıtsız ticaret yapmalarına tanık olmaktayız. Suriyeli sığınmacıların Türkiye genelinde sığındıkları hemen her şehirde imkan dahilinde ticaretle uğraştıklarını artık bilmeyen yok. Diğer kentler bir kenarda dursun. Biz şimdi öncelikle İskenderun’a, merkez ilçe Antakya’ya ve Hatay’ın geneline bakalım…

*Bölge ve ülke esnafı tepkilidir

İskenderun, Antakya ve Hatay ili genelinde sığınmacı Suriyelilerin, küçük bakkaliye türü dükkânlar, marketler, Suriye ekmeği yapan unlu mamuller, tatlıcı dükkanları, döner ve tost salonları açtıklarını gözlemekteyiz. Vergisini ödeyen, yerel yönetimlerin, zabıtanın,  İl ve ilçe sağlık müdürlüğü ekipleri, beraberinde ise vergi dairelerinin denetiminde olan bölge ya da Türkiye esnafı, Suriyeli sığınmacıların haksız rekabeti karşısında çaresiz, şaşkın ve tepkilidir…

*Esnaf, cin fikirlere zorlanıyor

Özelikle Hatay’da bazı esnaflar bu haksız rekabetten de dolayı hin ve cin fikirler içine girme eğilimindedirler. Kimi bölge ve ülke esnafı “Suriyeliler kuruş vergi vermiyorlar ve haksız kazanç elde ettikleri gibi bizim kazancımızı da engelliyorlar. O halde bizler de vergi ve ticaret kayıtlarımızı sildirip, devlete vergi vermeyelim, her türlü denetimden muaf olan bir Suriyeli sığınmacı üzerinden ticaret yapalım, bir diğer anlatımla biz perde gerisinde duralım, tezgah önünde Suriyeli sığınmacı olsun” şeklinde tepki içeren bir uyanıklık anlayışı içerisine giriyorlar. Aslına bakarsanız Türkiye ve Hatay esnafını bu yola iten hükümetin anlamsız tutumudur…

*Hükümet, Bakanlar Kurulu bir dizi tedbir almalı

Bu manada,  büyük ekonomik kayıplara ve mağduriyetlere neden olan ve olacak tüm unsurlar için Bakanlar Kurulu, acilen bir dizi yasal düzenlemeler içine girmeli, Suriyelilerin haksız ticareti önlenmelidir. Her şeye rağmen ille de ticaret yapmak isteyen Suriyeli sığınmacılar varsa bunların vergi ve diğer ticari kayıtları alınmalı ve yasal ticaret yapmaları sağlanmalıdır.  Ticari rekabet şartlarının eşit hale gelmesi hem Türkiye ve yöre esnafını rahatlatacak hem de Hatay ve ülke ekonomisini yeniden kalkındıracaktır…

*Uğur Fırat “Konu üzerinde çalışmalarımız var”

Konuyla ilgili yani Hatay ve Türkiye esnafının tepkileri ve endişeleriyle ilgili bir çalışma yapılıp yapılmadığı konusunda Hatay Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (HESOB) 2. Başkanı Uğur Fırat’tan görüş aldım. Sayın Fırat “Yaklaşık 15 gündür işaret ettiğin konu üzerinde çalışmalarımız var. Bölge milletvekillerimiz Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) ve TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken üzerinden konuyu hükümete aktaracağız. Hükümetin ülke ve Hatay esnafının mağduriyetini giderici yasal düzenlemeler yapmasını isteyeceğiz. Esnafımız sabırlı ve rahat olsun. Mutlaka hükümet nezdinde mevcut sıkıntılarla ilgili girişimlerimiz olacak” diye konuştu.

*Akvaryum Mağazaları da açabilirler

Evet HESOB Başkan Vekili Uğur Fırat’ın açıklaması sevindirici ve yakın gelecek için umut vericidir. Ancak konu kesinlikle savsaklanacak ve ötelenecek bir konu olmaktan çıkmıştır. Bugün Suriyeli sığınmacılar ticari ve diğer anlamlarda biraz daha denetimsiz kalırlarsa inanın ticaretin hemen her alanına daha da el atacaklar, ülke ve bölge esnafını daha da zora bırakacaklardır. Bugün unlu mamuller, döner ve yarı cafe işletenler, yarın konfeksiyon mağazaları, kuaför, Akvaryum İşletmeleri,  Kuyumcu, Hırdavatçı, Kasap ve Hediyelik Eşya ve akla gelen diğer bazı konularına da faaliyet gösterebileceklerdir.

*Kimi Suriyeli bayanlar ve fuhuş

Namusuyla çalışan Suriyeli bayanları tenzih ederek, onları mutlaka ayrı tutarak, fuhuşu meslek edinen kimi Suriyeli kadınların gerek İskenderun ve Hatay’da, gerekse de diğer şehirlerdeki varlıklarından artık haberdarız. İskenderun Emniyet Müdürlüğü ve ona bağlı görev yapan Ahlak Büro, belki kendilerine ulaşan resmi bir şikayet ulaşmadığı için Suriyeli bayanlar yoluyla İskenderun ve Hatay genelinde fuhuş olmadığını öne sürebilirler ama bilenler fuhuşu bilmekte, fuhuş mekanlarını da adres olarak tarif edebilmektedirler…  Suriyeli hayat kadınlarına aracılık eden kimi Suriyeli ve Türk kadın satıcıları da, fuhuş yapan kadınlar ile birlikte söz konusu sektörden kazanç elde etmeye halen devam etmekteler…

*Mülki amirler ve yerel yönetimler

Ülkemize sığınan Suriyeli sığınmacılardan önce de ülkemizde ve bölgemizde gizli fuhuş vardı. Şimdi Suriyeli bazı bayan sığınmacılar ve onları pazarlayan bay ve bayanlar aracılığıyla bu sektör çeşitlilik ve kısmen de uluslar arası boyut kazanmıştır. Diyeceğim o ki her alanda Suriyeli sığınmacılar için hükümetin süratle tedbir alması gerekiyor. Yerel yönetimlerin ve mülki amirlerin de biraz inisiyatif kullanarak “elimiz kolumuz bağlı. Bunlar hükümetin işi. Ankara bu işi çözmeli” mazeretinden sıyrılıp ara ara inisiyatif kullanmaları gerekir. İstedikten sonra mülki amirlerimiz de, yerel yönetimin başındaki belediye başkanlarımız da belli bir sınır ve o sınırları zorlayarak bir dizi idari ve ticari tedbir alabilirler. Yeter ki istesinler. ..

*Somali yerine Soma…

Son yazacaklarım şudur.  Ülke ve Hatay esnafı daha fazla zarar görmeden, Hatay ekonomisi daha da dibe vurmadan konuyla ilgili yasal düzenlemeler hükümet eliyle, Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi, TBMM tatile girmeden derhal yapılmalıdır. Somali’den önce Soma, komşu Suriyeli sığınmacılardan önce Türkiye esnafı hepimizin önceliği olmalıdır…

 

 

 

 

2 comments on “Suriyeli sığınmacıların ticareti kendi esnafımızı zora sokuyor

  1. Doğan Bey,bence kanayan bir yaraya parmak bastınız.Tespitleriniz çok doğru ve yerinde.Bence köşenizde belirttiğiniz sorunlar dışında, ilimize ve Türkiye ‘ye dağılan sığınmacıların ileride başımıza nasıl bir bela olacağını yetkililerin hala göremiyor olmasıdır.Her türlü suç işleyecek potansiyele sahip olanların suçu işleyip tekrar suriye’ye dönmesi içten bile değil.Sınırlar denetimsiz ve yol geçen hanı gibi sizlerde görüyorsunuz Hatay’da suriye plakalı araçlar cirit atmakta ve içlerinde ne idiğü belirsiz kişiler seyahat etmekteler.Bazı şeyleri görmezden gelmek ileride bu denetimsizliğin başımıza açacağı belaları beraberinde getirecek ve o zaman da çok geç olacaktır maalesef

    • Yorumunuza teşekkür ediyor ve size katılıyorum. Bahsettiğiniz otomobiller kaza yaptığı zamanda anılan araçların plakasını almak tam manasıyla mümkün değil. Ayrıca ,işaret ettiğiniz araçlar kırmızı ışıkta durmuyor, kuralları ihlal edebiliyorlar. Suriyeli sığınmacılar gibi Suriyeli sürücülere de sanki tolerans tanınıyor. Yarın Türk sürücülerde uyduruk Suriye plakalarını kendi otomobillerine takıp, trafik kural ihlali yaparlarsa kimse şaşırmasın. Yetkililer acilen Suriyeli plakalı otomobilleri sıkı bir denetime almalı…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.